☀️ Spor Ve Sağlık Arasındaki Ilişki Kısaca

Dg7Z. Spor ve sağlık birbirini tamamlayan iki elmanın parçası gibidir. Sağlıklı kalabilmek için düzenli spora ihtiyacımız vardır. Sağlık olmadan da spor yapmamız zordur. Spor yaparken fiziksel, ruhsal ve duygusal olarak kendimizi iyi hissediyoruz. Toplum içinde özgüven sahibi oluruz. Düzenli spor yapan biri zamanla özgüvenini geliştirir. Kişiye özgüvenin yanı sıra başarı hissi yaratır. Kişi kendini tanıdığından dolayı işlerini daha kolay yapabilir hale gelir. Sağlıklı bir yaşamın sırrı spor yapmaktan geçer. Zihinsel olarak kendimizi iyi hissederek sosyal hayatımızda da başarıyı yakalayabiliriz. Kendimizi keşfederek sınırlarımızı zorlayabiliriz. Ruhsal anlamda iyi hissetmemiz yapacağımız herhangi bir işte bizi başarıya götürecektir. Spor fiziksel olarak kas yapmanın yanı sıra kan akışının da sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesini sağlar. Düşük yoğunlukta yağ miktarı vücudun daha sağlıklı kalmasını sağlar. Kolesterol dengesi sağlandığından tansiyon ve şeker hastalarına iyi gelmektedir. Kalp krizi, felç gibi hastalıkları da azaltıcı etkiye sahiptir. Spor bir egzersiz olduğundan doktorlarda hasta kişilere egzersiz önermektedir. Gün içinde belli bir zaman dilimi içerisinde yapılan egzersiz beden ve ruh sağlığını korumuş olur. Başa dön tuşu Aşağıda spor ve sağlık arasında nasıl bir ilişki vardır kısaca olarak ele alacağız. İnsanlar sağlıklı yaşayarak hayatlarına devam etmek zorundadır. sağlığı korumak için beslenme alışkanlıkları ve spor alışkanlığı öne çıkmaktadır. Spor yapmak ile sağlıklı olmak arasında doğru orantılı bir ilişki bulunmaktadır. Dengeli beslenmek kadar düzenli spor yapmak da sağlığın korunması için gereklidir. Spor ve sağlık birbirini dengeleyen faaliyetlerdir. Bir insanın spor yapması sağlıklı kalmasını kolaylaştırır. Düzenli spor yapmak, doku, organ ve sistemlerin işleyişini kolaylaştırmaktadır. Düzenli spor yapmak için insanların planlı hareket etmesi gerekir. Vücudun işleyişinin devamlılığı, zindelik için spor yapmak gerekir. Spor faaliyetlerini okulda, evde, iş yerinde özel alanlarda yapmak mümkündür. Spor ve sağlık arasında nasıl bir ilişki vardır? Kısaca yapmak genel olarak yaşam kalitesini artırmaya doğrudan etki eder. Hareketsiz yaşam ise obeziteye davetiye çıkarır. Mesela tam kapanma dönemindeyiz. Günlerdir evden çıkmıyoruz. Bu durum hareketsiz kalmamız yol açıyor. Ancak evde de spor yapmak mümkündür. İnternet vasıtasıyla evde yapılabilecek egzersizleri seyredip bunları germe, esneme hareketleri yapabiliriz. Kısa ve tempolu yürüyüşler yapabiliriz. Spor yaparak vucudun direncini artırabiliriz. Spor sindirimi kolaylaştırır. Sindirimin kolay olması da sağlık için olmazsa olmazdır. Bir bakıma spor, sağlığa yatırım yapmaktır diyebiliriz. Mesela spor yapmayanların kalp krizi geçirme riski diğerlerine oranla daha fazladır. Bu nedenle sağlık için günlük yaşantımızda spora yer olarak spor yapmak ve sağlık arasında dpioğrudan bir ilişki vardır. Egzersiz, açık havada yürüyüş, bisiklet sürme gibi spor faaliyetleri kan dolaşımını ve nefes allıp vermeyi düzenler. Yani spor yaparak immün sistemini güçlendirmeye yardımcı oluruz. Spordan uzak kalınca ise kilo alabilir ve çeşitli sağlık sorunlarının çıkmasına neden oluruz. Bugün spor ve beslenme arasındaki direk ilişki hakkında birşeyler not düşmek geldi içimden. Malum, yaşadığımız günlerin en önemli sorunlarından biri; hareketsiz kalmış olmak ve doğru beslenmenin nasıl mümkün kılınacağını bilmemek… dostlar? Gerek Ülkemizde gerek tüm Dünyada insanlar, hayatın akışına kendilerini kaptırdıklarından ve oradan oraya koştururken spor yapmaya zamanları kalmadığından şikayet eder dururlardı. Maalesef son aylarda yaşam alanımızı kısıtlamasına sebep olan Covid-19 virüs salgınından önce de bu durum böyleydi. Halbuki gerekli- gereksiz birçok meşgalenin yanında direncimizi arttıran ve bağışıklık sistemimizi kuvvetlendiren egzersizlerin, yoga, pilates, fitness vb hareketleri hayatın bir parçası haline getirmek oldukça kolaydı aslında. Onca bahanenin yanında peki neden bu kadar önem vermeliyiz bu konuya diye soranlarınız olacaktır elbet… Şöyle açıklayayım. Dünyanın dinamikleri hızla değişiyor ve biz bu hızlı dönüşümün içinde hayatta kalabilmek, çalışma hayatımızı sürdürebilmek ve başarılı olabilmek için bedenimize dikkat etmek durumundayız. Zamanı kullanmanın önemi bu kadar ortadayken, en ufak bir hastalıkta verimsiz çalışmaya yol açan her türlü etkenden uzak durmak veya bir etkeni olası kılmamak gerekiyor. Başarılı, mutlu, yaptığı işe odaklanmış bireyler olmak; beslenme- spor- vücudun ihtiyaçlarını tam ve eksiksiz giderme üçlüsünü sağlayarak mümkün olabiliyor. Peki bunca detaya rağmen neden hala hareket etmeyi sevmediğimizi bilen var mı? Bence bizler beslenmenin ve sporun tam olarak neleri kapsadığını tam olarak anlamadığımız için de her iki kavrama gereken önemi vermiyoruz. Hadi gelin önce beslenmenin ne demek olduğunu bir kez daha gözden geçirelim. Beslenme; yaşamımızı sürdürebilmek, büyümek, gelişmek, sağlığı koruyabilmek veya yeniden kazanabilmek, gün içinde gerekli hareket ve aktiviteleri yapabilmek için besinlerin yeterli gerekli enerji ve dengeli gereksinim kadar alınmasıdır. Besinler, 3 temel maddeden oluşur. Yağlar, karbonhidratlar ve proteinler bu 3 temel madde iken, bunların yanısıra mineral maddeler ve iz elementleri, vitaminler, aroma maddeleri ve sudan oluşan karışımlar da besin grubuna girmektedir. Dengeli beslenme Beslenmeyi en iyi koşullarda dengelemek adına da; uzun süre aç kalınmamalı, az az ve fakat sık sık yemek yenilmeli, fiziksel aktiviteler arttırılmalı, yağ tüketiminiz günlük enerji gereksinimiz %30′ unu geçmemeli, saf şeker, tuz, tuzlu gıda alımı azaltılmalı, posalı yiyecek alımı arttırılmalı, yenilen besinlerin temizliğine dikkat edilmeli, kalori alımı ve alkol alımı azaltılmalı, sigara içmekten vazgeçilmeli ve stresten uzak durmaya çalışılmalıdır. Kısaca kendi kendinizi eğiterek beslenme eğitimi yoluyla davranış değişikliğinin oluşturulabilmesi, hem bilgi düzeyinin geliştirilmesi, hem de beslenme ile ilgili tutum ve inanışların değiştirilmesi ile sağlanabilir. Vücuttaki toksinleri atmak, kan dolaşımını arttırmak sadece spor yaparak sağlanabilecek haller değildir elbet. Bunu da spor- beslenme dengesi ve bağı ile güçlendirmek mümkün… Spor ve beslenme Bu noktada farklı ihtiyaçlara farklı spor faaliyetleri ve beslenme teknikleri uygulamak gerektiği de aşikar. Şayet kilo vermek ve sıkılaşmak istiyorsanız spordan sonra protein ve karbonhidrat kökenli besinler tüketmeniz gerekir. Vücuttaki yağ kitlelerinden kurtulmaya niyetliyseniz, o zaman yağdan uzak gıdalara ve takviyelere ihtiyacınızın olacağını bilmeniz gerekir. Vücut geliştirmek için spor yapanlardansanız, yaktığınız yağların yerine protein konulması için protein ağırlıklı beslenmelisiniz. Karbonhidrata ise asla yönelmemelisiniz. Fitness ve yoga yapan bir bireyseniz, faaliyet öncesi hafif gıdalar, meyve, müsli ve yoğurt yiyebiliyorken faaliyet sonrası bol bol su tüketmeniz de hücrelerinize oksijen gitmesini sağlayacaktır. Her ne yiyorsanız yeyin, işlenmiş gıdalardan uzak durun, bol su için, gazlı, alkollü içecekleri olabildiğince almamaya ya da dozajını azaltmaya bakarak tüketin, yediklerinizi doğal üretim teknikleri ya da yöntemleri ile üretildiğini bildiğiniz yerlerden temin etmeye çalışın. Demiyorum size, uzman bir diyetisyen tutun ya da pahalı spor salonlarına yazılın. Ben diyorum ki; elinizden geldiği kadar teknoloji çağının tüm imkanlarını kullanarak sosyal medya, internet siteleri ya da tanığınız uzmanlar varsa onların verdiği tavsiyeleri dinleyin, uygulayın. Uyguladığınız yanlış bir hareket yahutta doğru bildiğiniz bi beslenme şekli hayat kalitenizi düşürecek, bedeniniz güçsüz bırakacaktır. Metabolizmanız hareket üzerine kurulu olarak yaratıldığı için hareketinizi en azından asansör kullanmak yerine merdivenleri kullanmak, araç kullanabileceğiniz halde yakın yerlere yürüyerek gitmek bile vücudu hareketlendirmek için yeterli olabilir. Güzel bir bedenim olsun, daha genç yaşlanayım, hayattan zevk alayım demek için bile değmez mi bu konularda hassasiyet göstermeye?Hadi, tam da mecburen evlerimizde kaldığımız şu günlerde can sıkıntısından abur cubur yemekten vazgeçelim, hadi yapacak hiçbir şey yokmuş gibi mutfakta yemek yapmalara doyamayan hallerimizden birazcık uzaklaşalım, işe gidebilenler varsa evine gelmeden 15 dakika olsa bile biraz yürüsün ve evine öyle girsin. Bir nefes koçu olarak, aldığınız her nefesin vücudunuza şifa, hücrelerinize oksijen, yediklerinizin kıymetli birleşimlerine aracı olmasını ümit ediyor, Ramazan ayınızın bereketli, sağlıklı ve huzurlu geçmesini diliyorum. Sevgilerimle Yazar; Arsal ŞEN Sağlık Ve Spor Arasında Nasıl Bir İlişki Vardır? Bizler sağlıklı yaşayarak hayatımıza devam etmek zorundayız. Sağlığımızı korumak için doğru beslenmeli ve sporu hayatımıza dahil etmeliyiz. Spor yapmayı alışkanlığımız haline getirmeliyiz. Dengeli beslenmek nasıl önemli ise, spor yapmak da sağlığımızı koruma da önemli rolü vardır. Spor yapmak bir insanın sağlıklı kalmasını kolaylaştırır çükü; doku ve organ sistemlerinin işleyişini kolaylaştırır. Spor yapmak daha düzenli ve planlı olmanızı sağlayacağı gibi, vücudumuzun işleyişinin devamlılığında etkendir. Daha zinde ve enerjik olmanızı sağlayacaktır. Spor ve sağlık arasında kuvvetli bir ilişki vardır. Spor yapan insanlar daha doğal beslenir ve buda beraberinde daha sağlıklı bir hayatı beraberinde getirir. Günümüzde bir çok insanın kalp ve damar hastalıklarından dolayı öldüğünü biliyoruz. Aşırı yağlı gıdalar ve genetik sebeplerden kaynaklanıyor. Bütün bunlarla mücadele etmek için sporu hayatımıza yerleştirmemiz gerekiyor. Spor yapmak için mutlaka pahalı spor salonlarına gitmek gerekmiyor. Her gün düzenli yaptığımız yürüyüşler, koşular, bisiklete vücudumuzda etkiler yaratacaktır. Düzenli yapılan spor uyku düzenimizi de olumlu etkileyecektir, yorgun ve uykusuzluk problemlerimizi ortadan kaldıracaktır. Diğer bir faydası da, dış görünüşümüzde farklılık yaratacaktır, buda beraberinde özgüvenimizi yükseltecektir. Spor yapmak daha sosyal olmamızı sağlar, özelikle spor salonlarında yapıyorsak. Bu bizi psikolojik açıdan da olumlu yönden Kaliteli bir yaşam için, dengeli beslenmeyi ve sporu hayatımıza entegre etmekle zorundayız. Sporu alışkanlık haline getiremediğimiz sürece yaşayacağımız birçok hastalıkla baş etmek zorunda kalacağız. En azından kendimiz için çaba gösterebiliriz, geleceğimizi düşünerek özellikle yaşlandığımızda yapmış olduğumuz spor bize artı olarak geri dönecektir.

spor ve sağlık arasındaki ilişki kısaca